Türk Çelik Sektöründen Dampingli Ürünlere Karşı Önlem Çağrısı

Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) ve sektör temsilcileri, Çin ve Uzak Doğu’dan devlet destekleriyle gelen düşük fiyatlı çelik ürünlerinin Türkiye’de haksız rekabet yarattığını ve üretim kapasitesinin düşmesine yol açtığını belirtti. Sanayiciler, antidamping vergilerinin yanı sıra menşe denetimleri, kalite kontrolleri ve kamu alımlarında yerli ürünlerin tercih edilmesinin önemine dikkat çekti.

TÇÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan, dünyada korumacılık eğiliminin artmasıyla Türkiye’nin haksız rekabet koşullarına açık hale geldiğini vurguladı. Yayan, “ABD, AB ve birçok ülkenin korumacılık duvarını aşamayan Çin, Rusya, Hindistan ve bazı Uzak Doğu ülkeleri, ülkemize yönelik ihracatlarını hızlandırdı. Bu durum, yurt içi üretimin zarar görmesine ve Türkiye’nin 60 milyon tonluk kapasitesinin atıl kalmasına yol açtı” dedi.

Yayan, Çin ve Uzak Doğu’dan gelen çelik ürünlerinin maliyetlerinin yerli üreticilerin altında olduğunu, bu ürünlerin kalite sürekliliği ve sertifikasyon açısından sorunlar yarattığını belirtti. “Türk çelik sektörü kalite konusunda kendisini kanıtladı. Bugün 180 civarında ülkeye ihracat yapıyoruz ve üretim süreçlerimizde uluslararası standartları titizlikle uyguluyoruz” diye ekledi.

Kibar Holding İcra Kurulu Başkanı Haluk Kayabaşı ise antidamping vergilerinin tek başına yeterli olmadığını vurguladı. Kayabaşı, “Menşe denetimlerinin etkin yapılması, kalite kontrollerinin artırılması ve kamu alımlarında yerli ürünlerin tercih edilmesi gerekiyor. Ayrıca sanayicimiz uygun kredi ve teşvik mekanizmalarıyla desteklenmeli” ifadelerini kullandı.

Kayabaşı, paslanmaz çeliğin stratejik önemine de değinerek, “Paslanmaz çelik yatırımları sadece üretim tesisi değil, teknoloji transferi, istihdam ve katma değer anlamına gelir. Bu yatırımların korunması, Türkiye’nin sanayi geleceğinin korunması demektir” dedi.

Çolakoğlu Metalurji AŞ Genel Müdürü Uğur Dalbeler ise kapasite kullanım oranının yüzde 75’in altına düşmesinin sektörün rekabet gücünü kaybetmesine neden olacağını belirtti. Dalbeler, “Çelik sektörü her yıl sadece mevcut kapasiteyi korumak için ciddi yatırım yapmak zorundadır. Önlem alınmazsa telafisi imkansız tahribatlar yaşanacaktır” uyarısında bulundu.

Sektör temsilcileri, damping, menşe saptırması ve sübvansiyonlu ithalata karşı etkin tedbirler alınmasını ve yerli üretimi teşvik edici politikaların uygulanmasını talep ediyor.