“Şiddet ve Taciz İddiaları: ‘Bu Adam Dışarda Elini Kolunu Sallayarak Geziyor’”
Eşi ve ailesi tarafından şiddet, taciz ve tehditlere maruz kaldığını iddia eden Dilek Yiğiter Tunçdoğan, müstehcen görüntülerinin sosyal medyada paylaşıldığını, çocuğunun kaçırılmaya çalışıldığını söyledi. “Can güvenliğim yok” diyen Tunçdoğan, yetkililere seslendi.

Boşanma sürecinde eşinden ve çevresinden sistematik şiddet gördüğünü iddia eden Dilek Yiğiter Tunçdoğan, yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı. Hamileliğinin ikinci ayında darp edildiğini belirten Tunçdoğan, “Eşim sadece bana değil, çocuğuma da şiddet uyguladı. Defalarca tehdit edildim, babamın burnu kırıldı. Hapiste yattı ama çıktıktan sonra her şey devam etti” dedi.
Müstehcen fotoğraflarının ve telefon numarasının kullanılarak açılan sahte hesap üzerinden taciz edildiğini söyleyen Tunçdoğan, “Yozgat’ın dulu” adıyla açılan hesaptan sürekli çağrı aldığını, şikayetlerine rağmen sonuç alamadığını ifade etti.
Çocuğunun kaçırılmaya çalışıldığını iddia eden Tunçdoğan, “17 sabıkası olan bir adam elini kolunu sallayarak geziyor. Hem kendim hem çocuğum için korkuyorum. Yetkililerin bu kişileri yakalamasını istiyorum” çağrısında bulundu.
Dilek Yiğiter Tunçdoğan’ın vekaletini geçtiğimiz günlerde aldığını belirten Avukat Handan Sayan Özgül, adli süreçte yaşanan tıkanmalara dikkat çekti. Özgül, “Müvekkilimin anlattıkları tek bir dosyada toplanmış değil. Her olay ayrı ayrı dosyalara konu edilmiş. Bu durum savcıların adım atmasını güçleştiriyor. Biz şu anda tüm dosyaları derleyip toparlıyor, sistematik şiddeti belgeleyen kapsamlı bir başvuru hazırlıyoruz” dedi.
Yaşananların yalnızca bireysel bir aile içi şiddet vakası olmadığını vurgulayan Özgül, “Burada bir kadın ve küçük bir çocuğun yaşam hakkı tehdit altında. Müvekkilimin namusu, özgürlüğü ve can güvenliği risk altında. Bir yanda müstehcen görüntülerle yapılan itibarsızlaştırma, diğer yanda fiziki saldırılar ve tehditler var. Bu, hem Türk Ceza Kanunu’na göre hem de uluslararası sözleşmeler çerçevesinde çok ciddi bir suçtur” ifadelerini kullandı.
Özgül, özellikle failin ifadesinin dahi alınmamasının büyük bir hukuki boşluk oluşturduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Şüphelilerin ifadelerinin alınamaması nedeniyle dosyalara sürekli takipsizlik kararı veriliyor. Bu da mağdurun adalete olan güvenini sarsıyor. Biz, adli tatilin ardından ivedilikle yeni başvurular yapacağız. Şiddetin sistematik olduğunu, hem fiziksel hem psikolojik baskıların yıllardır sürdüğünü belgeleriyle sunacağız. Müvekkilimin ve çocuğunun korunması için 6284 sayılı yasa kapsamında da gerekli koruma tedbirlerinin uygulanmasını talep edeceğiz. Yetkililer bir an önce harekete geçmeli.”
Tepkiniz Nedir?






